European Commission logo
Create an account
Can select multiple words with divider comma

EPALE - Avrupa'da Yetişkin Öğrenimi Elektronik Platformu

Blog

Yeni Bir Kariyer Planım Var: Süper Yaşlı Olmak İstiyorum!

Yeni Bir Kariyer Planım Var: Süper Yaşlı Olmak İstiyorum

Profile picture for user Metin ÖZKAN.
Metin ÖZKAN
Community Hero (Gold Member).

Türkiye’de dünyaya gözünü açan 40 yaşında bir birey olarak, doğduğum zaman benim için yapılan beklenen yaşam süresi tahmini ile bugün doğan birisi için beklenen yaşam süresi tahmini arasında yaklaşık 20 yıllık fark bulunuyor. Benim yaşımdaki birisi için yeni tahminlerde de benzer oranda artıyor. Biz yılları geride bırakırken, görmeyi planladığımız yıllar da artıyor. Birleşmiş Milletler dünya nüfus tahminlerine göre 2020-2025 dönemi için doğuşta beklenen yaşam süresinin dünya genelinde ortalaması 73,2 yıldır. Kadınlar için beklenen yaşam süresi erkeklerden, gelişmiş ülkelerdeki bireyler için beklenen yaşam süresi ise diğer ülkelerdeki bireylerden yüksektir. Dünya Sağlık Örgütü 66 yaş altını genç, 66-79 yaş arasını orta yaş, 80 ve üzeri yaşları yaşlı olarak kabul etmektedir. Yani kendimizi yaşlı olarak görmek için bile 80 yaşını beklememiz gereken bir dönemdeyiz.

Bahsedilen göstergeler ile birlikte sağlık hizmetlerindeki gelişmeler sonucunda toplumlarda doğurganlığın azalması, bebek ve çocuk ölümlerinin azalması (Bilir, 2018) gibi nedenlerle yaşlı nüfusunun toplam nüfus içindeki oranının da yükseldiğini başka bir istatistiğe ihtiyaç duymadan (çokça bulunabilir), ortaya koymaktadır. Dolayısıyla toplumsal olarak yaşlı nüfusun sağlıklı tutulması öncelikli kamu politikası haline dönüşmüştür. Bu bir toplumsal gerçekliktir. Ve devletler bu konuya eğilmelidir.

Bizim bu makalede meselemiz bir birey olarak kendimizi nasıl bir geleceğin beklediğidir. Kuşağımın kendi aile büyüklerinin yaşlı bakım, hasta bakımı gibi konularda daha fazla kafa yorduğu bu günlerde, yaşlılığımızın nasıl olacağına ilişkin düşünmek yerinde olabilir. Acaba yaşam kalitesi yüksek bir yaşlılık süreci mi yaşayacağım, yoksa her geçen gün çevresine bağımlı ve temel ihtiyaçlarını karşılayamayan bir birey mi olacağım? Hangi yaşta ve nasıl?

Bu sorular aklımıza geldiğinde dileğimiz yaşam kalitesi yüksek bir yaşlılık olacaktır. Yaşam kalitesi yüksek yaşlılık ise karşımıza süper yaşlılık kavramını getirmektedir. Süper yaşlılar, bilişsel ve fiziksel olarak yüksek işleve sahip yaşlılığa bağlı önemli kronik hastalıklara yakalanmamış, yaklaşık %1’lik bir orana sahip yaşlılardır (Halaschek-Wiener vd., 2018).

Kaynak: https://youve-earned-it.co.za/lifestyle/the-emergence-of-the-super-senior/

Süper yaşlı olabilmek için - bugün kaç yaşında olursam olayım - ne yapmam gerekiyor. Öncelikle aktiflik gerekiyor. Zihinsel, fiziksel ve duygusal olarak aktif olmak gerekiyor. Türkiye Zeka Vakfı zihinsel aktivite için yararlı hobiler önermektedir. Bu hobiler müzik aleti çalmak, kitap okumak, düzenli egzersiz yapmak, yeni bir dil öğrenmek, öğrenmelerimizi aralıklarla test etmek, beyin egzersizleri (sudoku, tekerleme, yapboz vb.) ve meditasyon yapmak olarak sıralanmıştır. İbn-i Haldun beyni değirmen taşına benzetmiş, içine bir şey atmazsan kendi kendini öğütüp duracağını belirtmiştir. Vakfın önerileri beynin sürekli aktif olmasına yöneliktir. Vakıf, beyni zinde tutmak için ilginç önerilerde de bulunmuştur. Bu öneriler arasında gözleri kapatarak duş alma, ters elle diş fırçalama, daha önce yemediğiniz bir şeyi yemeyi deneyin, geçmediğiniz bir yoldan geçin gibi rutinlerinizin dışına çıkmanıza yöneliktir. Buradaki asıl mesele nöronlarınızın aktif olması ve yeni bağlantılar kurarak güçlenmesidir. Seyahat etme, eğlenmeye fırsat verme, arada bir dışarıda yemek yemede zihinle birlikte fiziksel ve duygusal olarak da iyi gelebilecek aktivitelerdir. Sağlıklı yaşlılık için günümüzün en büyük tehditlerinden biri olan Alzheimer riskini de en aza indirecek bu önerilere vakit kaybetmeden başlamak gerekiyor.

Zihinsel aktivite için öneriler içinde düzenli egzersiz yapmak da var. Çünkü fiziksel aktivite zihnimiz için de olmazda olmazdır. Spor yaparken salgıladığımız endorfin, dopamin, seratonin gibi hormonlar bir taraftan rahatlama, mutluluk, daha kaliteli uyku sağlarken bir taraftan da bağışıklık sistemimizi güçlendirir. Fiziksel aktiviteye başlamamanın belirtilen gerekçesi birçok kişi için zamanı olmadığıdır. Oysa zaman bir değişken olarak herkes için eşittir. Zaman bulamamak büyük olasılıkla bir zaman yönetimi sorunudur. Zaman yönetimi ise zamanı yönetmenin aslında bir olay kontrolü olduğunu belirtir. Hayatımızdaki öncelikler arasına sevdiklerimizin yanında daha fazla sağlıkla kalabilmek için sporu koymalı mıyım? Evet ise bu olay bizim için önemlidir. Ve diğer olayları kontrol ederek bu olayı günlük önceliklerim arasına koymam gerekir. Olay kontrolü yaparak örneğin yarım saat spor yaptığınızda üretkenliğiniz artar, üretkenliğiniz arttığında özgüveniniz artar, özgüveniniz daha fazla olay kontrolü yapmanızı sağlar. Böylece olay kontrolü, üretkenlik ve özgüvenden oluşan önemli bir çember oluşturabilirsiniz. Fiziksel aktivite konusunu ne zaman düşünsem spor salonlarının duvarlarında gördüğüm “burada mazeretler kalori yakmaz” sözünü hatırlarım. Ayağa kalkmak ve başlamak gerekiyor. Zeus olduğu söylenen kendini yontan insan heykeli her bireyin hayatı boyunca kendini yonttuğunu, insan olma sürecinin devamlılığını vurgular. Ancak oradaki yontulan kısmın bedensel olarak kusursuzluğu insani özelliklerin temsiliyeti bakımından dikkat çekmektedir.

Kaynak: https://canyouactually.com/self-made-man/

Zihinsel ve fiziksel olarak aktivite kendimizi daha iyi hissetmemizi sağlayarak birçok bakımdan duygusal olarak daha dengeli ve güçlü bir birey olmamızı sağlayabilir. Ancak duygusal olarak bizi besleyecek, hastalıklardan büyük oranda koruyacak başka durumlarda olabilir. Malcolm Gladwell, çok okunan Çizginin Dışındakiler isimli kitabına Roseto etkisi diye bir durumu paylaşarak başlar. Roseto etkisinden çıkarılabilecek birçok ders olabilir ve her insan belli bir bölümüne odaklanabilir. Kitabı okumanızı öneririm. Benim özetle Roseto etkisinden anladığım belli yaşın üzerindeki hiç kalp rahatsızlığı yaşanmayan – ki o yıllarda Amerika’da çok yaygın olmasına rağmen –  gizemli bir köyün incelenmesi sonucunda hiçbir genetik veya sağlıklı beslenmeye dayalı nedenin bulunamamış olmasıdır. Gizeme cevap verebilecek gerekçe ailelerinin haftada bir rutin buluşmaların yanı sıra örneğin akşam yemeklerini evlerinin arkasındaki bahçede geniş aileleriyle ve komşularıyla birlikte yapmaları gibi paylaşım temelli bir yaşam biçimidir. Duygusal aktiviteyi yaşamı paylaşarak arttırabiliriz.

Sonuç olarak sağlık hizmetlerinin gelişmesinin bir sonucu olarak “yaşama yıllar katmak” yerine sağlıklı birey olarak ileri yaşlara kadar yaşamak için “yıllara yaşam katmak” gerekiyor (Bilgin, 2018).

Daha fazla zihinsel aktivite, daha fazla geç olmadan spor ve daha fazla paylaşım. Bunlar bize daha güzel bir yaşlılığın kapısını aralayabilir.

Kaynaklar

Bilir, N. (2018). Yaşlılık tanımı, yaşlılık kavramı, epidemiyolojik özellikler. Yaşlılık ve Solunum Hastalıkları. Ertürk A, Bahadır A, Koşar FSerisi (ed): TÜSAD Eğitim Kitapları, Istanbul, 13-31.

Halaschek-Wiener J, Tindale LC, Collins JA, Leach S, McManus B, Madden K, et al. (2018) The Super-Seniors Study: Phenotypic characterization of a healthy 85+ population. PLoS ONE 13(5): e0197578. https://doi.org/10.1371/ journal.pone.0197578

Login (2)

Want to write a blog post ?

Don't hesitate to do so!
Click the link below and start posting a new article!

Son tartışmalar

Profile picture for user n00f3w4o.
NIGDE HALK EĞİTİMİ MERKEZİ MÜDÜRLÜĞÜ
Community Hero (Gold Member).

yetişkin eğitiminde sosyal uyum becerilerinin geliştirilmesi için neler yapılabilir?

Profile picture for user n00f3w4o.
NIGDE HALK EĞİTİMİ MERKEZİ MÜDÜRLÜĞÜ
Community Hero (Gold Member).

yetişkin eğitiminde sosyal uyum becerilerinin geliştirilmesinin önemi

Profile picture for user n00f3w4o.
NIGDE HALK EĞİTİMİ MERKEZİ MÜDÜRLÜĞÜ
Community Hero (Gold Member).

yetişkin eğitiminde Epale kullanımının kurum kapasitelerini arttırmadaki rolü

EPALE kullanımı, kurumların yetişkin eğitimi alanındaki kapasitelerini artırırken, aynı zamanda daha etkili ve verimli eğitim hizmetleri sunmalarına da katkıda bulunur.

Devamı