ENGELLİ ÇOCUKLARDA CİNSEL GELİŞİM VE AİLENİN YAKLAŞIMI
Anne-baba olarak çocuklarımızın sorduğu birçok soruyu rahatlıkla yanıtlarken, cinsellik ile ilgili sorularını aynı rahatlık ve doğallıkla yanıtlayamayız. Cinsellik söz konusu olduğunda, yanlış yapmaktan korkabilir, “neyi, hangi yaşta, nasıl” anlatacağımız konusunda kafamız karışabilir. Gelişimsel olarak 2 yaşından itibaren çocukların cinsel kimlikleri oluşmaya, kız ve erkek olduklarının farkına varmaya başlarlar. Beden yapıları, cinsel iç salgı bezleri ve hormonlar açısından kendi cinslerine uygun bir şekilde donanmış olarak doğan çocuk, çevreden de uygun şekilde desteklendiği zaman, kız ya da erkek kimliğini benimseyecektir. Çocuklukta başlayan cinsellik kavramı, ergenlik dönemi ile son şeklini alır. Ergenlik döneminden sonra çocuğun cinsel özellikleri kolay kolay değişmez. Önemli olan çocukluktan itibaren sağlam temelleri oluşturmaktır. 0-2 yaş dönemi çocuk gelişimi açısından son derece önemlidir. Yemek yeme, konuşma, tuvalet eğitimi vb. gelişimler bu dönemde oluşur. Çocuk bu dönemde vücudunu keşfetmeyi öğrenir. Diğer organlarından farklı olarak, cinsel organına dokunulduğunda (özellikle altı değiştirilirken veya tuvalet eğitimi sırasında) bundan zevk aldığını fark eder. 3-6 yaşındaki çocuklar meraklarını cinsel gelişimleriyle ilgili konulara yöneltecek ve sorular sormaya başlayacaklardır. Bu dönem çocuğun sosyalleşmeye başladığı ve diğer cinsin farkına vardığı dönemdir. Aynı zamanda oyun çağı başladığı için, oyunların bazıları cinsel merakına hizmet edecek türden seçilecektir. 3-6 yaş döneminde kız çocukların anneyi, erkek çocukların babayı taklit etmesi, eşyalarını kullanmak istemesi doğal karşılanmalı ve cinsel kimlik gelişiminin bir göstergesi olarak algılanmalıdır. Genel anlamda cinsel eğitim; çocukların bedensel, duygusal, sosyal, zihinsel ve cinsel gelişimlerini takip etmek, kız ve erkek rollerini kabul etmelerine, kendi cinsinin özellikleri ve karşı cinsin özellikleri ile bir bütün içinde yaşamasına yardımcı olmak amacıyla verilen bilgilendirme ve bilinçlendirme çalışmalarıdır. Ailede Cinsel Eğitimi Ne Şekilde Vermeliyiz? Çoğu anne-baba çocuklarında gözledikleri cinsel davranışlardan ve cinsellikle ilgili sorulardan büyük rahatsızlık duymaktadır. Oysa bu, çocuğun gelişiminin doğal bir sürecidir. Aile içindeki cinsel eğitimin temel noktası, çocuğa açık ve doğal davranmaktır. Cinsel gelişim sosyal gelişim ile yakından ilgilidir. Her insan toplumsal bir varlıktır, bu nedenle bireyden yaşadığı toplumdaki rollere uyumlu davranması ve gelişmesi beklenir. Çocuğun belli değer yargılarını kazanması ve kendisinden beklenen rolleri benimsemesi, ağırlıklı olarak aile, arkadaş ve okul çevresinde kazanılır. Çocuklara Mahremiyet Nasıl Anlatılmalıdır? Okul öncesi dönemde, çocuğun kendi fiziksel özelliklerini, karşı cins ile olan farklılıklarını, bedensel sınırları, iyi ve kötü dokunuşları öğretmek amaçlanır. Bunları öğretmek için en uygun zaman çocuktan cinsellik ile ilgili sorular gelmeye başladığı zamandır. Sorular genellikler ‘’Ben nereden geldim?’’ ya da bir kardeş bekleniyorsa ‘’Kardeşim nasıl oldu?’’ gibi sorulardır. Burada önemli olan çocuğun merakını giderecek düzeyde yanıtlar vermektir. Mahremiyet kavramı öğretilirken suçluluk duymasını sağlayacak ‘’ayıp’’ kelimesinden uzak durulmalıdır. Çocuğa model olmak, mahremiyeti örnekler ile kavramasını sağlamaktır. Çocuğun bir başkasının göğsünü ellemesi, kendi ya da karşı cins arkadaşının cinsel organına bakması tamamen merak içeriklidir. Banyonun ve yatak odasının özel alanlarımız olduğunu kapıların kapatılması gerektiğini ve içeri girmek istendiğinde kapıların çalınması, yanıt için beklenmesi gerektiği öğretilmelidir. Davranışın kalıcılığını sağlamak için ebeveynlerin de çocukların özel alanlarına girerken aynı davranışta bulunmaları gerekmektedir.
ANNE BABALARA ÖNERİLER
Öpülmekten hoşlanmayan bir çocuğu öpmek ya da ona sormadan davranışı sergilemek özel alanını ihlal etmektir. Çocuğa bedeninin kendisine ait olduğu ve bedeni ile ilgili konularda karar vereceği küçük yaşlarda öğretilmelidir. Çocukla birlikte banyo yapılmasının veya tuvalet ihtiyacının giderilmesinin bırakmak için en uygun zaman çocuğun çıplaklığa aşırı ilgi duyduğu zamandır. (Genel olarak 2 yaşından itibaren karşı cinsten çocukların yanında çıplak olmamaya özen gösterdiğinde, çocuk kişisel gizliliği öğrenir ve sosyal durumlarda yapılabilecek-yapılamayacaklar hakkında bilgi sahibi olur.) Çocuklarda cinsel gelişim başladığı andan itibaren ‘iç çamaşırı kuralı’ devreye girmelidir. Bedenin özel bölgeleri çocuğa açıklanmalıdır. Bu özel bölgelere anne-baba, doktor ve öğretmeninden başkasının dokunmaması ve görmemesi gerektiği anlatılmalıdır, onun da aynı şekilde başka arkadaşlarının izni olmadan bedenlerine dokunmaması söylenmelidir. Hoşlanmadığı bir dokunuşta / öpüşte ‘’HAYIR’’ istemiyorum demesi öğretilmelidir. Çocukların iyi sır-kötü sır kavramını öğrenmeleri sağlanmalıdır. İyi sırların mutluluk veren sürprizler; kötü sırların mutsuz eden, rahatsızlık veren davranışlar olduğu açıklanmalıdır. Çocukların tanımadıkları yetişkinler tarafından öpülmesi, kucaklanması konusunda zorlama Çocuklara cinsellik anlatılırken sadece bedensel bir durum gibi anlatılmamalı. ‘’Sevgi’’ kelimesi de dahil edilmelidir. Çocuğa anne-babanın özel bölgelerine dokunması konusunda izin verilmemelidir. Çocuklar dudaktan öpülmemelidir. (Cinselliği çağrıştırdığı için çocuğun kafasının karışmasına ve gelişimini olumsuz etkilemesine neden olabilir, anne babası tarafından dudağından öpülen çocuk, başkasının da kendisini dudaktan öpmesinde bir sakınca görmeyebilir.) Çocuklar yaşıtları ile cinsel içerikli oyunlar oynadığında tedirgin olunmamalıdır, bu yalnızca meraktan kaynaklanan bir oyundur. Çocuklar soru sorduğunda tam olarak neyi kastettiği iyice anlaşılmalıdır. Sorusu mutlaka yanıtlanmalı ancak gelişim seviyesine uygun kısa ve net cümleler olmalıdır. Soru sorduğunda sorular geçiştirilmemeli, sorduğu sorudan dolayı yargılanmamalı ya da ‘’Aaa bu çok ayıp, sonra öğrenirsin’’ gibi cümleler kullanılmamalıdır. Unutmayın ki merak ettiği soruların yanıtlarını anne ve babalardan öğrenemezse güvenilir olmayan kaynaklardan öğrenmeye çalışacaktır. Çocuk soru sorduğunda ebeveynlerin cevap vermeden önce biraz konuşması sağlanmalıdır. ‘’Sen ne düşünüyorsun?’’ diye sormak ne bildiğini öğrenmek için iyi bir fırsattır. Anne baba cevabı biliyor ancak nasıl açıklayacağı konusunda tereddüt ediyorsa, dürüstçe ‘’Anlayabileceğin şekilde yanıt vermek için biraz düşünmek istiyorum. Bu konuyu yarın seninle tekrar konuşalım.’’ demeli ve çocuğun sorusunu en kısa zamanda cevaplamalıdır. Resimli kitaplardan yararlanılabilirsiniz. Mahremiyet eğitiminde kız çocuklara anne, erkek çocuklara baba tarafından verilmesi düşüncesi doğru değildir. Çocuk kime soru soruyorsa o ebeveynin yanıtlaması gerekir. 3 yaş sonrasında çocuklar cinsiyet ayrımını fark etmeye başlar. Bir kız çocuğu bir erkeğin cinsel organını gördüğünde kendininkinden neden farklı ya da eksik olduğunu sorabilir. Bu tarz sorular ile karşılaşıldığında ebeveynlerin çocuklarına ‘’sen kız olarak o da erkek olarak doğdunuz ve senin de onun da hiçbir eksiğiniz yok.‘’ demesi yeterlidir. ‘’Ben nasıl dünyaya geldim?’’ sorusu ile karşılaştığınızda bebekler için annelerin karınlarında özel bir yer vardır, her bebek bu özel yerde bir süre durur ve dünyaya gelmek için hazırlanır gibi yanıtlar verilebilir. Çocuklara isimleri ile seslenmek onun için çok önemlidir. Aşkım, birtanem gibi kelimeler kullanmayınız.
MAHREMİYET EĞİTİMİ VERİRKEN SİZLERE YARDIMCI OLACAK KİTAP ÖNERİLERİ Anne Ben Nereden Geldim? (Pedegog Ali ÇANKIRILI) Ben Nereden Geldim? Miniklerin Dünyası (Sergi Camara &Teresa Herrero) Sır Versem Saklar Mısın? (Jennifer Moore Mallinos) Bedenim Bana Ait (Pro Familia, Gergedan Çocuk) Çocuklarımızla cinsellik Hakkında Nasıl Konuşalım ( Bengi Semerci) Çocuklar İçin Cinsel Eğitim Öyküleri ( Yaşam Yanardağ Çelik) AYRICA
YARARLANILABİLECEK KAYNAKLAR Artan, İstemihan (2003). Engelli Çocuk ve Gençlerin Cinsel Eğitimi. Bilim ve Aklın Aydınlığında Eğitim Dergisi, 39. Bakış, E., Ege, E., Timur, S. (2006). Engelli Kadınların Üreme Sağlığı Sorunları ve Etkileyen Faktörler. Cumhuriyet Ü. Hemşirelik Yüksek Okulu Dergisi, Sayı:10. Bıkmaz, F. H.; Güler, D. S. (2007). An Evaluation of Health and Sexuality Education in Turkish Elemantary School Curricula. Sex Education, 7(3), 277-292. Bulut, A. (2005). Erken Çocukluk Döneminde Cinsel Eğitim. M. Sevinç (Edt.), Erken Çocuklukta Gelişim ve Eğitimde Yeni Yaklaşımlar. İstanbul: Morpa Yayınları. Coşkun, A., Gökdemirel, S. (1997). Toplumsal Yaşamın Cinsiyet Rollerine Etkisi. Şişli Etfal Hastanesi Hemşirelik Dergisi, 1(3–4), 45-50. Couwenhoven, T. (2001). Sexuality Education: Building a Foundation for Healthy Attitudes. Disability Solutions, 2001; 4; 5; 9-10. Çavdar, D. (2014). Türkiye’de Cinsel Eğitim, Cinsel Toplumsallaşma ve Homofobi. Queer Pedagoji, KAOS-GL, 2, 36-37. Çok, F. ve Kutlu, Ö. (2010). Ergenlerin Cinsel Eğitimi: Bir Program Denemesi. Pegem Akademi Yayıncılık/Eğitim Dizisi, Ankara. Denzin, N. K. & Lincoln, Y. S. (eds). (1998).Handbook of Qualitative Research. Thousand Oaks, California, SAGE. Goldhagen J., & Waterston T. (2003). Children's Rights and Child Health Curriculum. Elk Grove Village, IL: American Academy of Pediatrics and Royal College of Paediatrics and Child Health. Haktanır, G. (2005). Çocuk Cinselliği. Oktay ve Unutkan (Edt). Okul Öncesi Eğitimde Güncel Konular. İstanbul: Morpa Yayınları. Hyde, J.S., & DeLamater, J. (1997). Understanding Human Sexuality (6. Baskı). The McGraw-Hill Companies. Inc. Kiddler, L. H. & Fine, K. (1987). Qualitative and Quantitative Methods: When Stories Converge." In M. M. Mark and R. L., Shotland (eds), Multiple Methods in Program Evaluation: New Directions for Program Evaluation. San F: Jossey-Bass. Michelle Ballan, M.S.W. (2001). Parents as Sexuality Educators for Their Children with Developmental Disabilities. SIECUS Report; 29; 3; 17 9. Murphy, G.H. & O'Callaghan, A. (2004). Capacity of adults with intellectual disabilities to consent to sexual relationships. Psychological Medicine. 34(7); 1347-1357. Murphy, N.A. & Roy Elias, E. (2006). Sexuality of Children and Adolescents With Developmental Disabilities. Pediatrics; 118; 398 Poroy, A. (2000). Cinsel eğitim nedir? Cinsel öğreti. Poroy, A. (Ed) Gençler ve anne babalar için cinsellik el kitabı (1.Baskı., s.15-71). İstanbul: Özgür Ajans Poroy, A. (2005). Türkiye'de Cinsellik. İstanbul: Alfa Yayınları. Rice, F. Philip, (1989). Human Sexuality. USA: Wm C. Brown Publishers. Robinson, W. S. (1951). The Logical Structure of Analytic Induction. American Socialogical Review, 16, 812-818. Smith, L. N. (1978). An Evolving Logic of Participant Observation, Educational Ethnography and Other Case Studies.In L. Shulman (Ed.), Review of Research in Education. Intasca, III.: Peacock.